Yerli otomobilin sloganı neden ‘Selamun Aleyküm’ olmasın ki?..
Yerli otomobil ben dahil milyonlarca kişide heyecana sebep oldu. Açıkçası, kimse bu kadar iyi bir tasarım çalışması beklemiyordu. Sosyal medyadaki tepkilere bakınca ortaya çıkıyor ki; tasarım noktasında doğru adımlar atıldı.
Yerli otomobilde doğru yapılan oldukça önemli bir iş daha var: Zamanlama!
Türkiye’nin otomobili bundan 10 yıl önce ortaya çıksaydı, muhtemelen günümüzde yaygın olarak kullanılan içten yanmalı motor ile üretime sokulacaktı. O yıllarda insanlar elektrikli otomobile sıcak bakmadığı gibi ortaya konulan ciddi bir proje de yoktu. Ta ki Tesla’ya kadar…
Bununla birlikte, otomobil dünyasını domine eden pek çok marka içten yanmalı motorlar konusunda master seviyesine ulaştığından, bu rakiplerin arasında tutunmak oldukça zordu. Dolayısıyla Türkiye, otomobil konusunda çok doğru bir zamanda hamle yaptı.
Tam da dünya elektriğe ısınırken…
Tam da piyasanın kralları, toplasan adam akıllı 5 tane bile elektrikli model ortaya koymamışken…
İşte bu detay, Türkiye’nin otomobilini tecrübeli markaların modelleri ile hemen hemen aynı hizada yarışa sokuyor.
***
Peki, asırlık markaların hiçbir avantajı yok mu?
Elbette var…
Bir defa adı üzerinde, bunlar asırlık markalar. Otomobil konusunda onlarca yıla yayılan birikime sahipler. Hatta kendi ekolleri var.
Bununla birlikte, dünya çapında yerleşmiş bayi ve servis ağına sahipler. Binlerce eleman çalıştırıyorlar ve daha fazlasını yetiştirecek donanımları bulunuyor.
Otomobil sektöründe geçirdikleri yıllar bile kendileri için önemli bir reklam unsuru.
Tüm bunlar bir araya gelince, yerli otomobilin işinin kolay olmadığı ortada. Kendi ülkesinde, Türkiye’de bile… Yine de Türkiye’nin otomobili de boş değil. Rakiplerine göre önemli kozları var.
***
Yerli otomobilin kozu
Yerli otomobil, kozunu bizzat Türkiye’nin isminden alıyor.
Nasıl mı?
Türkiye’nin dünyadaki popülaritesi giderek yükseliyor. Belki de son yılların en popüler ülkesi. Türk kültürüne aşırı bir ilgi mevcut.
Bunun dışında, Iğdır’dan çıktığınızda Türkçe konuşarak Çin sınırına gidebilirsiniz.
Şanlıurfa’dan çıktığınızda Selamun Aleyküm diyerek Afrika’nın ortasına kadar inebilirsiniz.
Ve tüm bu coğrafyada Türkiye’ye duyulan sevgi de saygı da oldukça büyük. Buralarda Türk kimliği çok değerli.
Tek sebep bu mu?
Tabii ki değil!
Türkiye, ihracatında kaliteye önem veren bir ülke. Öyle ki, Türk Malı kaliteli mal ile neredeyse aynı anlama geliyor. Bu da, otomatik olarak yerli otomobilin kalite algısını üst seviyeye çekiyor.
Bitti mi?
Bitmedi…
Türk savunma sanayi son yıllarda müthiş bir ivme yakaladı. Özellikle taktik tekerlekli zırhlı araçlar bu konuda başı çekiyor. Yerli zırhlılar hem donanım hem de tasarım açısından oldukça başarılı. Üstelik yurt dışından da ilgi ve talep görüyorlar.
Savunma sanayinde elde edilen bu başarı, ülkenin imajına da olumlu yansıyor. Türkiye’nin savunma sanayi gibi zor bir alanda dünyada belli bir yere gelmesi, yerli otomobil konusunda da güven veren bir tablo çiziyor.
***
Sonuç olarak, geniş tablodan bakıldığında Türkiye’nin otomobili zorlu rakiplerle birlikte bazı avantajlara sahip. Projeyi üstlenenler kaliteli bir otomobil çıkarıp hem bayi ağı, hem de satış sonrası hizmetlerde doğru adımı atarsa, Türkiye’nin imajını kullanarak küresel çapta bir marka oluşabilir. Hatta bu ligin ünlü oyuncularına kök söktürebilir.
Kısacası, zemin mücadele için gayet müsait ve Türkiye’nin otomobilinin en büyük rakibi yine kendisi…
Güzel bir bakış açısı olmuş, tebrik ederim 👏🏻