AB Yeşil Planı Sonrasında Başkan Biden’in Atakları
Merhabalar,
Bu haftaki yazımda, AB Yeşil Planı’nın 14 Temmuz 2021 tarihinde açıklanmasından sonra ABD Başkanı Biden‘nin ne gibi adımlar atarak öne çıkmaya çalıştığından söz etmek istiyorum.
Geçtiğimiz 6 Ağustos 2021 Perşembe günü New York Times gazetesi, 2030 yılına kadar Biden Hükümeti’nin elektrik motorlu yeni taşıt satışlarının payını % 50 ye çıkarma sözü verdiğini açıkladı. Böylece ABD’de üretim yapan otomotiv markalarının üretimini elektrik motorlu taşıtlara dönüştürmekten başka çaresi kalmadı.
Bir yandan AB’ nin Yeşil Plan ile, öte yandan Çin’in çeşitli düzenlemelerle elektrik motorlu taşıt üretim ve satışına yoğun destek vermeleri karşısında Biden‘in verdiği bu söz; dünyanın en büyük bu üç otomotiv pazarında tahmin edilenden çok daha erken içten yanmalı motorların terk edileceğini gösteriyor.
Elbette bu açıklama, Tesla için oldukça iyi bir haber oldu. ABD içinde satılan elektrik motorlu taşıtların üçte ikisinden fazlasını satan Tesla, artık çok daha güvenle geleceğe bakabilir. Öte yandan dünyanın en fazla satan markası Toyota ABD pazarında gelecek yıla kadar elektrik motorlu taşıt satmaya başlamayacağı için dezavantajlı.
GM, Ford ve VW markaları ise onbinlerce elektrik motorlu taşıt üretip satmaya başlasalar da henüz kar ettikleri modeller içten yanmalı motore sahip taşıtlar olmayı sürdürüyor.
Öte yandan Çin’li markalar elektrik motorlu taşıt üretimini dış pazarlarda daha çok var olmanın bir fırsatı olarak görüyor. Bu anlamda Çin yönetimi büyük destekler veriyor. Örnek vermek gerekirse Çin’li NIO markası Oslo’ da önümüzdeki Eylül ayında bayilik vermeyi planlıyor. Böylece ilk kez AB pazarına girmiş olacak.
ABD Başkanı Biden tarafından geçen hafta verilen taahhüt hem AB ve Çin tarafından hızlandırılan elektrik motorlu taşıt rekabetine karşılık verebilmek, hem de iklim değişikliği ile mücadele anlamına geliyor. Aynı zamanda bu yıl bitmeden ilk elektrik motorlu taşıtlarını pazara sürmeye hazırlanan Rivian ve Lucid Motors gibi ABD menşeli start-up şirketlerine de avantaj sağlıyor.
Aslında AB ülkeleri elektrik motorlu taşıt satışında ABD’den hayli önde. Bilindiği gibi Avrupa Komisyonu 14 Temmuz 2021 tarihinde açıkladığı Yeşil Plan ile otomotiv endüstrisini elektrik motorlu taşıt satışı için zorlamaya başladı. Hatta Co2 emisyon sınırlarını aşan şirketlere ciddi cezalar uygulanacak. Ayrıca Almanya gibi bir çok AB ülkesi elektrik motorlu taşıt satın alan tüketicilere binlerce Euro tutan ciddi teşvikler veriyorlar. Çevre duyarlısı tüketiciler bu teşviklerden elbette memnun.
Bu yılın ilk yarısında Avrupa içinde satılan yeni motorlu taşıtların % 17 si bataryadan elektrikli veya şarj edilebilen hibrit motorlu otomobiller oldu. Bu oran Haziran ayı itibariyle ABD içinde henüz % 4 mertebesinde.
AB yönetimi Yeşil Plan şartlarını tavizsiz uygulayacağını ve 2035 yılından itibaren içten yanmalı motorlara sahip taşıtların satışını tamamen yasaklayacağını her fırsatta tekrar ediyor.
Buna karşılık ABD yönetiminin verdiği taahhütün bir ihtiyatlı tarafı var. Taahhüt, 2030 yılına kadar % 50 pazar payına ulaşmasını istediği yeni elektrik motorlu taşıt satışlarına hibrit olanları da dahil ediyor. Bu konu Toyota‘ ya biraz nefes aldıracağı gibi 2030 yılından sonraki 10 yıl boyunca benzin ve hatta dizel satışlarının ciddi oranda devamını sağlayacak. O nedenle çevre gönüllüleri şimdiden itiraza başladılar.
Bir başka sorun da ABD ve AB içinde yeterli batarya fabrikalarının henüz mevcut olmaması. Her ne kadar batarya fabrikası yatırımları hızlansa da henüz batarya tedariğinde AB ve ABD’ nin uzakdoğu ülkelerine bağımlı olduklarının altını çizmek gerekiyor. Bir de günümüzde yoğun yaşanan yarı iletken chip sorunu var. Bu alanda da AB ve ABD kendi yağlarıyla kavrulmayı başarmak zorunda.
Gelişmeleri yakından izlemeye devam edeceğiz.